BÜDÜ

02.03.2013 00:20:27

Benim bacanağımın biri tekstil ustasıydı. Avrupa’ya göç furyasından yararlanarak Avusturya’ya çalışmaya gitti. Orada karı koca çalışıyorlardı. Yıllar yılları takip etti. Onların bir oğlu birde kızları oldu. Her yıl izinlerini Türkiye’de geçiriyorlardı.

Avrupa’da da ekonomik sıkıntılar başlamıştı. Bazen biri çalışıyor diğeri iş bulamıyordu. O iş bulduğu zaman diğeri işten ayrılıyordu. Orada kıt kanaat geçinirken bile tasarruflarıyla Düzce’den bir ev almışlardı yurda döndüklerinde başlarını sokacak bir yuvaları olsun diye. Ama “Felek Mustafa’ya yar olmadı.” dendiği gibi bizim bacanağın aldığı ev düzce depreminde yer ile yeksan oldu. O yetmiyormuş gibi bir de hiç beklenmedik bir anda adamcağız vefat ediverdi.

Tabii bu durumda benim baldız hayat mücadelesinde, kanadının biri kırık olarak yola devam etmek zorunda kaldı. İki çocuğuna da kol kanat gerip ikisini de sıraya soktu.

Kızını evlendirdi kızından iki kız bir oğlan torun sahibi oldu. Torun deyince aklıma geldi.

Oğlum, teyzesinin kızının, çocuğunun olduğunu duyduktan birkaç gün sonra teyzesinin kızını telefonla arayıp, yeni doğan çocuğunu hayırladıktan sonra, çocuğun adını ne koydunuz diye sorar. O da, yeni doğan kızın adını “ Aleyna koyduk.” Deyince, oğlum; “ A… O da ne? O ne biçim ad Allah aşkına?” der. O da ister istemez savunmaya geçerek; “ Abi bu adın nesi var Allah aşkına? Kuranda geçen bir kelime. Anlayacağın Kurandan aldık.” Der.

Gel zaman git zaman benim torun olunca, bu kez teyzesinin kızı, oğlumu arayarak, çocuğu hayırladıktan sonra; “ Peki çocuğun adını ne koydun abi?” diye sorunca, bu kez oğlum gayet ciddi olarak ; “ Büdü koydum.” Der. Bunun üzerine bir anda olsa belli bir şaşkınlık geçiren teyzesinin kızı ; “ O da ne Allah aşkına? O ne biçim ad?” Der demez oğlum cevabı yapıştırır ; “Neden şaşırıyorsun? Siz Kuran’dan alınca oluyor da biz alınca olmuyor mu? Bende Kuran’dan aldım. Hem de Fatiha suresinden aldım. “ İyya kena büdü geçmiyor mu?” der. Kızcağız hayretler içinde şaşırmış bir halde çocuğu tekrar hayırladıktan sonra telefonu kapatır. Kapatır kapatmaya ama kafasında büyük bir soru işareti olarak.

Bir hafta sonrada telefonla teyzesini kızını arayarak, çocuğun adı konusunda şaka yaptığını söyledikten sonra çocuğunun gerçek ismini bildirir.

Not: Samsun’dan bir din adamının açıklamasından üç sene önce vukua gelmiş bir şakadır bu.

HOŞÇA KALIN