• resmi ilanlar

Mesaj Defteri

Mesaj yaz
  • bolusporluu20.05.2009 12:00:00

    kesinliklee sn:BECİKOĞLU haklıdır.necip istifa etsinn
  • Mehmet Yaman20.05.2009 12:00:00

    Allah Allah düşünüyorumda Becikoğlu nasıl efsane başkan oluyor. Boluspor başkanı olduğu dönemlere bakıyorumda sadece 3.ligde bir şampiyonğu var o kadar. Efsane başkan olmak bu kadar kolaymı? ya. Şu anki yönetimden Allah razı olsun. Boluspor’u Boluspor yaptılar. Göreve geldikleri günden itibaren 2 şampiyonluk 1 play-off finali ve ikide play-off yarı finalini bu camiaya yaşattılar. (Kurumsallaşma çalışmaları hariç) Şimdi sorumyorum Becikoğlu’na senmisin efsane başkan yoksa Necip ÇARIKÇI MI? Daha başka bir şey yazmıyorum.
  • köroğlu bolubeyi20.05.2009 12:00:00

    Haftalık Yenihayat gazetesindeki köşesinde Yener Bandakçıoğlu nun yazdıkları eğer doğru ise yazıklar olsun Necip Çarıkcı ya... Ankara da taraftara çektirdikleri çile yetmiyormuş gibi kendi yakın ekipleri dışında eski başkanlara ve yöneticilere de çile çektirmişler. Onları bile bilet peşinde koşturmak ne kadar kötü bir uygulama... Valla sayın Becikoğlu haklı... Varsa yanlışlar konuşulmalı...
  • bolulu20.05.2009 12:00:00

    bi takmıssınız sn.Becikoğlu’nun geçmişteki bolusporla ilgili durumuna Becikoğlu böyle bir açıklama yaptıysa Bolumuzun yenilmesini hazmedemediği için yapmıştır.İyi olmasını başarıyla anılmasını hepimiz gibi tüm bolulular gibi oda isterdi eminim. başkan her şeyin altına imza atmışta hani nerde galip bir derece bırakın bu işleri hep geçmiş geleceğe bakın biraz aynı noktadayız hep ..taraftar arkadaşımın yazdıklarına katılıyorum. Bu taraftar gerçekten buna layık değil. Ve son olarak isteksiz oynayan takımızdan ve başarısızlığımızdan dolayı çok üzgünüz?.
  • bolu beyi20.05.2009 12:00:00

    Mehmet yaman adında vatandaş diyorki "Boluspor 3 lig’lerde sürünürken aklın nerelerdeydi... bu takımı küme düşürürken ve aradan geçen bunca yıl ,sahip çıkmadında" derken bolu spora yapılan yardımlara hiç bakıp araştırmıyorsunuz galiba öyle emin yazıyorki Çarıkçı sanki şu zamana kadar bolu sporun alt yapısına cebinden milyarlar harcayarak bu hale getirmiş gibi konuşuyor. Bunların arkasındaki bağış yapanların hiçbirini belirtmiyorlar zahmet edipte araştırsın kendi yapmış gibi görünmesin carıkcı bu kişilerin isimlerini açıklasın Yılmaz Becikoğlu başkanlığı bıraktığından bugüne hep Bolu Sporun arkasında olmuştur yardımlarıyla başkanlığı döneminde cebini doldurmuş değil cebindeki harcamış birisidir. Sağolsun çarıkcı başkanlığı boyunca servetini 2 ye katladı çevresindekilerde bundan faydalandı nasıl oldu diye hiç kafa patlatmıyorsunuz birazda bunları düşünün bu tür saçma sapan yorumları Bolu spor ve boluyla alakası olmayan kişiler yazıyor. Biraz saygınız olsun Efsane başkanımıza benden bu kadar anlayan anlamıştır.....
  • arifemre20.05.2009 12:00:00

    çok beğendiğim bir hikayeyi sizinle paylaşmak istedim... site yönetimi yayınlarsa tabiki... GEÇ KALMAYIN ! Daha henüz 18 yaşındaydı ama hayatının sonundaydı. Tedavisi mümkün olmayan ölümcül bir kansere yakalanmıştı. Kahır içinde eve kapatmıştı kendini...Sokağa çıkmıyordu. Annesi, bir de kendisi. O kadardı bütün hayatı... Bir gün fena halde sıkıldı, dayanamadı, attı kendini sokağa... Bir yığın vitrin önünden geçti, tam bir CD satan dükkânı da geride bırakmıştı ki, bir an durdu, geri döndü, kapıdan içeri, gözüne hayal meyal takılan genç kıza bir daha baktı. Kendi yaşlarında harika bir genç kızdı tezgahtar... Hani,ilk bakışta aşk derler ya, öyle takılıp kalmıştı işte...İçeri girdi. Kız, gülümseyerek koştu ona; "Size nasıl yardım edebilirim?" diye. Nasıl bir gülümsemeydi o...Hemen oracıkta sarılıp öpmek istedi kızı... Kekeledi, geveledi, sonra "Evet!" diyebildi. Rastgele birini işaret ederek; "Evet, şu CD’yi bana sarar mısınız?" dedi. Kız CD’yi aldı, içeri gitti, az sonra paketle geri geldi. Gençkızdan aldı paketi, çıktı dükkündan, evine döndü. Paketi açmadan dolabına attı... Ertesi sabah gene gitti aynı dükkâna...Gene bir CD gösterdi kıza, sardırdı, aldı eve getirdi, attı paketi dolaba gene açmadan...Günler hep alınıp, sardırılan CD’lerle geçti. Kıza açılmaya bir türlü cesaret edemiyordu. Annesine açıldı sonunda...Annesi; "Git konuş oğlum, ne var bunda?" dedi. Ertesi sabah,bütün cesaretini topladı, erkenden dükkâna gitti. bir CD seçti. Kız gülerek aldı CD’yi, arkaya gitti paketlemeye. Kız içerdeyken bir kâğıda "Sizinle bir gece çıkabilir miyiz?" diye yazdı, altına telefon numarasını ekledi,notu kasanın yanına koydu gizlice. Sonra,paketini alıp kaçtı gene dükkândan... İki gün sonra evin telefonu çaldı... Anne açtı telefonu. Dükkândaki tezgahtar kızdı arayan. Delikanlıyı istedi, notunu yeni bulmuştu da... Anne ağlıyordu... "Duymadınız mı?" dedi. "Dün kaybettik oğlumu." Cenazeden birkaç gün sonra anne, oğlunun odasına girebildi sonunda. Ortalığa çeki düzen vermeliydi. Dolabı açtı, oraya atılmış bir yığın açılmamış paket gördü. Paketleri aldı, oğlunun yatağına oturdu ve bir tanesini açtı. İçinde bir CD vardı, bir de minik not... "Merhaba, sizi öyle tatlı buldum ki, daha yakından tanımak istiyorum. Bir akşam birlikte çıkalım mı? Sevgiler... Jacelyn " Anne, bir paketi daha açtı, onda da bir CD ve bir not vardı: "Siz gerçekten çok tatlı birisiniz, hadi beni bu gece davet edin, artık. Sevgiler...Jacelyn " LÜTFEN SEVDİĞİNİZİ BELLİ ETMEKTE VE SÖYLEMEKTE GEÇ KALMAYIN! :((((
  • Hürriyet19.05.2009 12:00:00

    Çağdaş yaşamla özdeşleşen, aydınlığın, bilimin, umudun, eğitimin ve kahramanlığın sembolü, Türkiye’nin aydınlık yüzü olan onbinlerce kız öğrencinin annesi, değerli insan Türkan Saylan; rahat ve huzur içerisinde uyu... Mekanın cennet olsun...
  • arifemre19.05.2009 12:00:00

    ohhaaaaaa... çok pardon.. bu ara dilim oldukça sürçüyor... Becikoğlu nasıl bir açıklama bu ALLAH aşkına... Boluspor 3 lig’lerde sürünürken aklın nerelerdeydi... bu takımı küme düşürürken ve aradan geçen bunca yıl ,sahip çıkmadında şimdimi aklın başına geldi... sanamı kaldı 8 trilyonun hesabını sormak.. sorsak sorsak biz yani, BOLULULAR sorar bu hesabı... yoksa bu 15 yıllık süreçte Boluspora çok kaliteli futbolcumu transfer ettinde bu hesabı soruyosun.. yoksa hersene boluspora trilyonlarca liralık destek verdinde mi hesap soruyosun.. oğlun Tanerin yaptığını terbiyesizliği Bolu kamuoyu hala unutmadı.. sen Boludan kazandığın paraları Boluspora yatırdındamı hesap soruyosun... bırak becikoğlu bu işleri sen paralarını saymaya devam et.. Atlarınla meşgül ol... Necip başkan senin yapamadığın bi çok şeyin altına imza atmış ve Boluspor için mesaisini fazlasıyla harcamış bir yönetici arkadaşımızdır... ben Necip başkana bize yaşattığı bu başarılardan ve finallerden dalayı senin adına ve tüm bolulular adına teşekkürü bir borç biliyorum... Sevgili Necip Çarıkçı, Bolu kamuoyu herşeyin farkında gaza gelipte başkanlığı bırakayım falan deme, zira sana çok ihtiyacı var, ’’Bolulunun ve Bolusporun’’... Saygılar... sevgiler...
  • becikoğlu, sayın efsane başkan19.05.2009 12:00:00

    şimdi sayın efsane başkanımın açıklanmalarına tepki geliyor. Unutmayalım ki Neci başkanı başkan yapanda sayın becikoğludur. hatırlar mısınız necip başkan iki de bir de mızmızlandığında başkanım gerekirse bu kulubü yönetiriz sahipsiz bırakmayız demişti. Bırakmayacağını da Allah’da boluluda bilir. Bi laf edersen ilerisini gerisini iyi düşünmek lazım. bu mirası necip beye sn. becikoğlu bırakmıştır. yanlış bi kelam etse bile bu kadar hatrı yok mu yani.ayıptır, günahtır.
  • Boluspor19.05.2009 12:00:00

    Boluspor kampa girmiştir.Becikoğlu başkanın bundan haberi yoksa kendilerinin eksikliğidir. Ayrıca Başkan Becikoğlu böyle bir açıklamayı,maç oynanmadan yapmış olsaydı,"la uşaklar bu takım niye kampa alınmıyor"deseydi.Yol gösterici olsaydı,alkışlanırdı.Ama kaybedilen bir maçtan sonra yapılan bu açıklama,Becikoğluna puan kazandırmaz aksine kaybettirir.
  • nail amudi18.05.2009 12:00:00

    BİRAZ SESSİZLİK LÜTFEN!...KONUŞMA DEĞİL, ÇÖZÜM İÇİN BİRAZ SUSMAK!.. PKK?DAN BEKLENEN! Eylemsizlik Kararına Uyulması!.. Silahların Gömülmesi!.. Silahlı Kadroların Sınırların Dışına Çıkarılması!.. Kürt Konferansında Alınacak Karara Uyulması!.. Kadroları Şiddete Yönelik Propagandalardan Vazgeçilmesi!.. Demokratik Sürece Katkı Sağlanması! PKK ve siyasi uzantıları tarafından son dönemde "Silahlar sussun. PKK artık eski PKK değil. Ayrılmak istemiyoruz. Federasyon istemiyoruz. Üniter devlet yapısını bozmayan bir çözümden yanayız!? deniliyor. Bu söylenenlerin ne kadar gerçekçi ve sorunların çözümü için atılmış adımlar olduğunu sorgulamakta yarar var diye düşünüyorum. Her şeyden önce Murat Karayılan?ın sözlerinin ?yeni?, ?çözüm için ümit verici? bir şey olmadığını söylemek istiyorum. Zira, PKK?nın aldığı pozisyonları haddinden fazla önemsemenin, ortada hiçbir ?somut? adım, hatta vaat bile yokken ?PKK üstüne düşeni yaptı ya da yapmaya hazır, şimdi sıra devlette? demenin tam da çözümü sabote ettiğini düşünüyorum. PKK?nın ve siyasi uzantılarının silahları susmasına yönelik söylemlerinin kamuoyunda yankı bulduğu ve herkesin bir şeyler söylediği bir dönemde, PKK?da bu söylemlerle uyuşmayan o kadar çok gelişme yaşanıyor ki, Karayılan?ın ?silahlar sussun? sözleri havada kalıyor. Aslında bu cümle Karayılan?a has değil. PKK ve ona yakın çevreler stratejilerini yıllardır bu önerme üzerine oturturlar. İlkin, sanki çatışmanın öznesi silahların bizzat kendisiymiş gibi ?silahlar sussun? demenin anlamsızlığını vurgulamak şart. Ardından, her ?silahlar sussun? çağrısının peşinden çok gürültülü bir PKK (veya onun taşeron örgütlerinden birinin) eyleminin patlak vermesi, bu cümlenin içini iyice boşaltmış durumda. ?Silahlar sussun? diyenlerin ne kadar samimi olduklarını göstermek için önce kendi silahlarını susturmaları gerekir. Peki son altı aylık süreçte yaşananlara bakıldığında gerçekten bu söylem inandırıcı mı? İşte size PKK?nın ?silahların susması ve silah bırakılması? ile ilgili söylemlerini havada bırakan ?çözümsüzlük? örneklerinden sadece birkaçı? Hatırlayacağınız üzere, PKK, 1 Haziran?a kadar ?eylemsizlik? kararı alındığını duyurmuştu. Peki, hakikaten eylemsizlik kararına uyuldu mu? Hayır. Her gün asker-sivillere yönelik ?mayınlama? eylemleri başta olmak üzere, terör eylemleri devam ediyor. Hatta, bu eylemleri gerçekleştirenler bizzat örgüt yöneticileri tarafından teşvik ediliyorlar. Kamuoyuna ?mayınlama eylemini tasvip etmiyoruz? diyenler, arkalarını dönüp örgüt kadrolarına tam aksini söylüyorlar ve gençleri dağlara çağırmaktan geri durmuyorlar. PKK, ABD, Avrupa Birliği, Iraklı Kürtler ve Türkiye?deki Kürt aydın-siyasetçilerin ?Şiddet eylemlerine son verilmesi ve silah bırakılması? çağrılarına kulak tıkarken, ?ateşkes?, ?barış?, ?silahların susması? gibi söylemlerinin ciddiye alınmamasından rahatsızlık duyuyor. Hatta, silahların susmasından bahsedildiği bir dönemde, silahlı kadroların başındaki kişi, yeteri kadar eylem gerçekleştiremediği gerekçesiyle görevden alınıyor ve yerine ?şahin? olarak bilinen bir kişiyi getiriliyor. Başka bir çözümsüzlük örneği daha? Iraklı Kürtlerin öncülüğünde, bütün Kürt örgütlerin katılımıyla bir ?Kürt konferansı? düzenlenerek, sorunun çözümüne katkı sağlamak amacıyla bir girişim başlatıldı. Bu konferansta, PKK?nın ?ön koşulsuz silah bırakması? konusu dahil, neler yapılabileceği konuşulacaktı. Ancak ?silah bırakma? lafını duyar duymaz PKK yöneticileri, bu konferansa katılmayacaklarını, alınacak hiçbir kararı tanımayacaklarını, konferansa katılacak Kürtlerin de ?düşman? olduklarını ilan ederek, samimiyetlerini bir nebze ortaya koymuş oldular. Bir kere daha dikkat çekmek istiyorum; dağda silahlı insanlar dolaştıkça silahlar susamaz; hiçbir ülkenin güvenlik gücü de, dağda kafileler halinde silahlı adamların dolaşmasına göz yumamaz. İnanıyorum ki, PKK yöneticileri, bu defa bölgedeki ve Türkiye?deki gelişmeleri doğru okuyabilecekler ve demokrasinin önünü tıkamaktan vazgeçecekler. Türkiye?nin bütün sorunlarını, kendi iç dinamikleriyle çözme kabiliyeti vardır. Çözüm için reçete: PKK, biran önce silahlı kadrolarını Türkiye sınırları dışına çekmelidir. Gerçek anlamda eylemsizlik süreci başlatmalı ve örgüt kadrolarına yönelik olarak silahsızlanma ile ilgili çalışmalarını süratle uygulamaya koymalıdır. Bunun için de PKK yöneticileri, yayın organları ve örgüt sorumluları aracılığıyla, silahlı kadrolara yönelik ?kahramanlık ve şiddet? propagandası yapmaktan, gençleri dağlara çağırmaktan vazgeçip, barışın herkesin yararına olacağını, silahla sorunların çözümünün mümkün olamayacağını uygun lisanla kadrolara anlatmalıdır. Biliyorum, PKK?nın silahtan arınması o kadar kolay değil, ama imkânsız da değil. Son sözüm, her gün gazete köşelerinde para için yazanlara, televizyon ekranlarında ahkâm kesenlere?Eğer şimdiye kadar sizin söyledikleriniz olsaydı, sorun biterdi. Sizce de artık biraz susmak ve gelişmelerin biraz olsun kendiliğinden gelişmesine izin vermek gerekmiyor mu? Herkes her şeyi bildiğini zannederek konuşursa, sorunun çözümüne yönelik hiçbir hayırlı gelişme yaşanamaz. Atalarımızın ?söz gümüş ise, sükut altındır?, ?Sükut ikrardandır? sözlerini, bugün hem PKK?nın başındakilere, hem de Türkiye?de her gün medya aracılığıyla hiç durmadan konuşan, konuştukça sorunun çözümüne yönelik gelişmelerin önünü tıkayan, süreci baltalayan ve rant peşinde konuşanlara hatırlatmakta yarar görüyorum. 30 yıldır konuşanlar, artık sessiz kalmanın, susmanın sorunun çözümüne daha büyük katkı sağlayacağını görmeliler. Her gün ?PKK, Kürt Sorunu, Güneydoğu Sorunu? dediğiniz noktada, aslında çözümün önünü tıkamış oluyorsunuz. Unutmayınız ki, bu ülkede terör nedeniyle yaşanan acılar çok, ama çok büyük ve de çok taze!.. Lütfen biraz sessizlik!.. Lütfen sükut içinde bekleyin. Çok konuşarak, tartışarak sorunlar çözülmez, aksine içinden çıkılmaz bir durum alabilir. Eğer Karayılan, bir yandan ?silahlar sussun? diye tekrarlayıp, diğer yandan da ?her türlü savaş durumuna hazırız? diye tehdit etmek, medyanın gazına gelip konuşmak yerine kendilerinden beklenen makul ve mantıklı adımları süratle atarsa, diğer taraftan da vatandaşların kafasını karıştırıp, meşgul etmekten, karamsarlığa itecek başka bir işe yaramayan konuşmalarıyla ve yazılarıyla gündem yaratmaya çalışanlar, biraz susup, çözümü uzmanlara bırakırlarsa, eminim çok daha olumlu gelişmeler yaşanacaktır. Artık türbinlere oynamaktan vazgeçip, maça konsantre olmak, 90 dakikanın sonunda, uzatmalara ve penaltılara gitmeden, (kaybedecek zaman kalmamıştır) Türkiye?nin üniter, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti yapısına katkı sağlayan bir çözüm demokratik süreç içerisinde mutlaka ortaya konulmalıdır. Aksi durumda, herkes kaybedecektir? Emperyalizmin kışkırtmalarına rağmen, bugüne kadar ?birlikte yaşama iradesi?ni kaybetmeyen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, ülkenin iç dinamikleriyle bu sorunu çözebilecek güce ve kabiliyete sahip olduğuna inanıyor. Öyleyse, biraz sessizlik lütfen!.. Nail Amudi [email protected]
  • Mehmet DURU18.05.2009 12:00:00

    Sayın Kamuran ESEN’in ’’üzerimizde ölü toprağı mı var’’ başlıklı yazısını büyük bir zevkle,bir o kadar da üzülerek okudum.Gerçekten de toplum olarak tepkisiz,hakkını aramaktan uzak bir haldeyiz.Böyle olunca olumsuzluklardan,haksızlıklardan dert yanmaya da hakkımız olamaz.Bunu köşesine taşıyan Sayın Esen’e teşekkür ediyorum.
  • Hasan Yiğitalp16.05.2009 12:00:00

    Play-off sevdamız çok kısa sürdü. Bu takım ne zaman tekrar birinci lige çıkacak. Taraftar olarak çok üzgünüz. Buraya kadar işi getirip hüsran ile sonlandıranlar hakkında kulüp yönetimi inşallah bişeyler düşünüyordur.
  • Burhan Kelkit16.05.2009 12:00:00

    İnanmakta zorlanıyorum. İlk maçta hezimete uğradık. Bu taraftar buna layık değil.
  • Şenol Kuru16.05.2009 12:00:00

    Dün oynanan Boluspor- Karşıyaka maçını seyrettim.Kadroyu görür görmez yanımdakilere maç gitti dedim.Bana biraz kızdılar ama maç sonunda sen haklıymışsın hocam dediler.Karşıyaka teknik direktörüne Boluspr?un 25 kişilik kadrosundan yenebileceğin bir takım kur deseler dünkü kadrodan daha iyisini kuramazdı.Dönelim işin tersine Şenol Kuru hocam , sen bir takım çıkar deseler ben bile bundan iyisini kurardım.Sayın Serhat hoca finalde oynatacağını düşündüğün futbolcuları finalde oynatabilmen için önce finale çıkman gerekir.Biz dün maça ilk on bir de İlyas , Edim , Sertan , Ilgar Mehmet Ayaz , kadrosuyla çıksaydık normal sürede maçı alırdık.Hocam bu futbolcularla çıksaydın maça , sakatlık olursa finalde oynayamazlar , finalde kaybedersek mazeretin hazırdı . Ama şimdi mazeretin yok , haydi ilk yarı böyle geçti ikinci yarıya neden Sertan , Edim , Mehmet Ayaz vb değişikliklerle başlamıyorsun rakip zaten yorulmuş eğer böyle yapsaydın maçı ikinci yarı alırdık.Sahanın en iyisi Bilal?i çıkarıyorsun yerine Mehmet Ayaz?ı alıyorsun Mehmet Ayaz iyide Ömer?i neden çıkarmıyorsun aldığı bütün topları rakibe verdi sahanın en kötülerinden biriydi onun çıkması gerekirdi.Edim Sertan ikilisi neler yaptı gördük , daha önce girmeleri gerekirdi.Şimdi sözüm başkana ,sayın başkan siz bu hataları görmüyor musunuz? hocaya bir şey demiyor musunuz? Penaltılarda İlk penaltıyı gol yapmak çok önemlidir.Bunun için İlk penaltıyı Edim veya Mehmet Ayaz atmalıydı Ne hikmetse penaltılarda hep aynı yere kalecinin sağ üst köşesine atıldı (Sertan?ın ki hariç) Kerem?i kral yaptınız.Kısacası ben bu işten huzursuz oldum .Sanki Boluspor?un yenilmesi için her şey yine hazırlanmış. Ama bu sefer kendi içimizden.Serhat Hocam eğer bu kadroyu sen kurdunsa kusura bakma sen bu işten anlamıyorsun,Allah aşkına daha fazla takımı rezil etmeden bırak artık. Zaten ben iki senedir söylüyorum hoca bu işten anlamıyor takım kendi kendine gidiyor diye.Eğer sana bu kadroyla çık diyen birileri varsa onlara da yazıklar olsun.Onlarda bıraksınlar .Boluspor taraftarı sizin uşağınız değil,oyuncağınız değil, kobayınız değil.Bunu böyle bilin. Şenol Kuru bir Boluspor taraftarı.
  • TARAFTAR16.05.2009 12:00:00

    ESKİŞEHİR-BOLU MAÇ ÖNCESİ İSTANBUL SOKAKLARINDA İKİ TAKIMIN TARAFTARLARI MAÇ SAATİNİ BEKLİYOR.BİZDE EŞLERİMİZ VE ÇOCUKLARIMIZLA BERABER KIRMIZI BEYAZ FORMALARIMIZLA TAKSİMDE BİR CAFEDE OTURUYORUZ. YAN MASADA EŞKİŞEHİRLİ AİLELER.3-5 DAKİKA SONRA ARAMIZDA GIRGIR ŞAMATA MUHABBET BAŞLIYOR.EPEYCE BİR SOHBETTEN SONRA ESKİŞEHİRLİ GURUBUN İÇİNDEN KELLİ FELLİ BİR BEY AYAĞA KALKIP BİZE AYNEN ŞU CÜMLELERİ SARFEDİYOR... -NE GÜZEL AİLECEK GEZMEYE GELMİŞSİNİZ.NE İŞİNİZ VAR MAÇTA.GEZİN DOLAŞIN EĞLENİN.NASIL OLSA BU MAÇ BİZİM.kemal unakıtan BİZE SÖZ VERDİ... DİYE DEVAM EDEN CÜMLELER. VE SİYASETİN KARIŞTIĞI O İĞRENÇ MAÇIN SONUNDA ÜZÜLEN YIKILAN BOLU TARAFTARI... YÖNETİMDEN TEPKİ YOK! TARAFTARDAN; EH İŞTE BİRAZ. GELELİM BU MAÇA; RUHU KAYIPETTİRİLMİŞ,KAZANMA İNANCI SIFIR BİR TAKIM.TAKIMIN BAŞINDA NE KADAR TEKNİK OLDUĞUNU GÖREMEDİĞİMİZ BİR DİREKTÖR.KAZANMA ADINA YAPILAN HİÇ BİR HAMLE YOK VE SONUÇ YİNE HÜSRAN. HİÇ KİMSE KUSURA BAKMASIN, BU TAKIM SÜPER LİGE ÇIKSIN İSTENMİYOR.HERKEZ HALİNDEN MEMNUN.BOLUSPOR SAYESİNDE BİRİLERİ YÜKÜNÜ TUTU VE DE TUTMAYA DEVAM EDİYOR. ******EN BÜYÜK TARAFTAR DİĞERLERİ ........... **********
  • hamdi ışık16.05.2009 12:00:00

    saygı değer bolulu spor severlerimiz üzülmeyelim lütfen.Nasıl bir sene önce bir bakana yenildiysek,bu macı alsak birsonraki macımızı başbalanımıza verecektik ben buna adım gibi emindim.İşallah bir sonraki senye daha iyi oluruz da bir üst lige çıkarız.SAYGILA
  •  15.05.2009 12:00:00

    nerde eski şenlikler bu kadar kısa sürecegini bilseydim oy vermezdim
  • arifemre15.05.2009 12:00:00

    hüsran... geçen yıl eskişehir ile yapılan final maçında inönü stadındaki yaklaşık 17.000 seyirciden biriydim.... maçın büyük bir bölümünde takımımızı, bolusporumuzu ateşli bir şekilde destekledik... nedeni müşiş bir şekilde, 10 kişi kalmasına rağmen, mücadele eden, saldıran topları direklerden dönen, kazanma hırsı ile dolmuş,şampiyonluk ruhu oluşmuş bir takımın mücadelesiydi izlediğimiz... maçı kazanamamışlardı.. olsun.. o mücadeleyi gördükten sonra varsın kazanmasalardı... maç bitiminde bütün tribünler takımını çağırarak alkışladılar...hemde bağırlarına basarak... severek... bugünmü... inönü stadındaki takım gitmiş yerine sahada dolaşan, pres yapmayan, isteksiz, formsuz ve ruhsuz bir takım görüntüsü vardı...120 dakika boyunca bir gol fırsatı dahi yaratılmamıştı, bırakın direkten dönen topları... tabikide maç bitiminde taraftar futbolcusuna gösterdi tepkisini haklı olarak... geçen seneden tadı damağımızda kalan bir futbol şöleni için gitmiştik asaş stadına ama hüsrana uğradık... tüm umutlarımızı bir yıl daha ötelemek zorunda kaldık.. ama olsun biz bolulu ve bolusporluyuz... seneye inşallah...
  • BAHÇELİEVLER MAHALLESİ MUHTARL14.05.2009 12:00:00

    HASTAHANE, OKUL, ÇOCUK PARKI VE KONUTLARIN YOĞUN OLDUĞU YERLEŞİM BİRİMLERİNE , ELEKTROMANYETİK DALGA YAYAN İNSAN SAĞLIĞINI OLUMSUZ ETKİLEDİĞİ MAHKEME KARARI İLE ONAYLANAN BAZ İSTASYONLARININ KURULMASI BİZLERİ TEDİRGİN ETMEKTEDİR. DUYARLI MAHALLE SAKİNLERİMİZİN KATKILARIYLA İMZA TOPLAMAKTAYIZ. İL ÇEVRE SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜMÜZÜN VE İLGİLİ RESMİ KURUMLAARIN DA KONUYA GEREKLİ HASSASİYETİN GÖSTERİLMESNİ ARZ EDERİZ.
Mesaj yazın !
Sağdaki kodu buraya yazın!  Gerekli

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: